Güngören İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Ofis Amiri Ebubekir Temur ile Yeliz Telli hastanede tanışıp arkadaş oldu. Bir kaç kere görüştükten sonra Yeliz Telli, Ebubekir Temur’un evli olduğunu öğrendi. Eşinden boşanacağını söyleyen Ebubekir Temur, genç bayanı münasebetin devamına ikna etmişti. 22 Ocak 2005’te Ebubekir Temur, tekstilci arkadaşı Süleyman Uçar, Erman Ayar ve Yeliz Telli daima birlikte Ataköy’deki Regatta’da eğlendi, içki içti. Gecenin ilerleyen saatlerinde Süleyman Uçar’a ilişkin BMW marka arabayla Anadolu yakasına gittiler. Lakin savlara nazaran, arabada bulunan Erman Ayar ve Yeliz Telli, Anadolu yakasına gitmek istemiyorlardı. Arabanın içinde başlayan tartışmanın akabinde Boğaziçi Köprüsü’nü (15 Temmuz Şehitler Köprüsü) geçtikten çabucak sonra tekrar Edirne istikametine döndüler. O gün yağmur yağıyordu, araba hızlıydı. Evvel önlerinde bulunan bir taksiye sonra bariyerlere çarparak durdular. Arabanın içindeki üç kişi hafif yaralıyken, dışarı savrulan Yeliz Telli vaka yerinde hayatını kaybetti. Sonrası ise bir çelişkiler yumağıydı.
10 SAAT SONRA MUAYENE
Ebubekir Temur, arabası Süleyman Uçar’ın kullandığını, kazanın çok sürat ve yağmurdan ıslanan kaygan yerden meydana geldiğini öne sürüyordu. Süleyman Uçar ise alkollü olduklarını, kendisinin daha fazla alkol aldığı için arabası Ebubekir Temur’un kullandığını söylemişti. Arabada, Anadolu yakasına gitmek üzerine çıkan bir arbededen ve karşılıklı itiş kakıştan bahsediliyor, arabadaki bayanların dayak yedikleri öne sürülüyor lakin detaylar bir türlü ortaya çıkmıyordu. Hadise yerinde hayatını kaybeden Yeliz Telli’nin mantosu ve çantası kayıptı. Kazanın akabinde sıcağı sıcağına yapılması gereken alkol muayenesi 10 saat sonra yapıldı. Ebubekir Temur, ‘alkolsüz’ çıktı. Birinci tabirinde arabası kendisinin kullanmadığını tez eden Ebubekir Temur’un arabası kullandığı tespit edildi. Lakin öteki çelişkiler aydınlatılamadı. Ebubekir Temur açığa alındı, ‘ölüme sebebiyet vermek’ suçlaması ile tutuklandı, daha sonra da tahliye edildi.
PARA CEZASI İLE KURTULDU
Hürriyet’ten Toygun Atilla’nın haberine nazaran; İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Yeliz’in annesi Neriman Karaman, kızının elinin üstünde diş izleri, başının iki yerinde delik olduğunu, dişleri ve tırnaklarının ise kırık olduğunu söyledi. Ona nazaran, bu kolay bir kaza değildi. Ebubekir Temur’un çelişkili sözler vermesi, kızının kayıp olan eşyaları daima bir şeylerin gizlendiğinin işaretiydi. 2009’da sonuçlanan duruşmada, başkomiser Ebubekir Temur, ‘taksirle bir kişinin vefatına sebebiyet vermek’ hatasından 3 yıl mahpus cezasına çarptırıldı. Bu ceza akabinde 27 bin 300 lira para cezasına çevrildi. Mahpusa girmemiş, 22 Ocak 2005’teki kazanın sırrı ise açığa çıkmamıştı.
GERÇEKLERİN ÜZERİNİ ÖRGÜT MÜ ÖRTTÜ
2005’te Yeliz Telli’nin vefatı ile sonuçlanan kazada sırların ortaya çıkmamasında, Ebubekir Temur’un tutuklanmayışında, mesleksel mesleğinde mahzurlara takılmadan yükselişinde FETÖ’nün ne kadar tesiri vardı? Bu sorunun yanıtı şimdi yok. Lakin şu an için ortaya çıkan tek gerçek Ebubekir Temur’un FETÖ üyesi olduğu ve Bandırma Cezaevi’nde tutuklu olması.
MESLEĞİNDE YÜKSELDİ
Mahpus cezasından kurtulan Ebubekir Temur mesleğine geri döndü. Farklı bir halde birinci vazife yeri kazanın meydana geldiği Boğaziçi Köprüsü oldu. Ebubekir Temur mesleksel mesleğinde en ufak bir olumsuzluk yaşamadı. Rütbelerini sistemli bir halde aldı. Sakarya Vilayet Emniyet Müdürlüğü bünyesinde ilçe emniyet müdürü olarak vazife yaptı. 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsünün akabinde FETÖ’ye yönelik düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan sanıkların verdikleri tabirlerde Ebubekir Temur’un da ismi geçti. Örgütün etkin bir üyesiydi. Akademi’deki birinci yıllarından beri örgütün içindeydi. Gözaltına alındı, sorgulandı, tutuklandı.
Milliyet
