Türk Kardiyoloji Derneği idaresi, Dünya Kalp Günü’nde Kovid-19 periyodunda kalp ve damar hastalıklarının oluşturduğu riskleri kamuoyuyla paylaştı. Türk Kardiyoloji Derneği Lideri Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, Gelecek Lider Prof. Dr. Vedat Aytekin, Lider Yardımcısı Prof. Dr. Muzaffer Değertekin ve Genel Sekreter Prof. Dr. Cevat Kırma’nın iştirakiyle 29 Eylül Dünya Kalp Günü kapsamında dijital basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Erol, kalp krizinin ağır formunda bilhassa birinci saatlerin kritik kıymete sahip olduğunu vurgulayarak, “Pandemi periyodunda kalp krizi gerekçesiyle hastaneye başvuran hastaların sayısında pandemi öncesi periyoda kıyasla yüzde 47.1 oranında azalma var. Bu oran kalp krizinin ağır formlarında yüzde 32, hafif formlarında yüzde 56 düzeyinde. Pandemi periyodunda kalp krizi geçiren hastaların neredeyse yarısı hastaneye başvurmuyor. Damarın hızla açılması gereken birinci birkaç saatlik müddette hastaların yaklaşık üçte biri hastaneye hiç gelmiyor. Bu durum hastaların meskenlerinde vefat etmelerine neden olabiliyor” diye konuştu.
Ambulans müddeti katlandı
Kalp sorunu yaşadığı halde hastanede virüs bulaşma korkusu nedeniyle vaktinde ambulans çağırmayan hastalar olduğunu, bu nedenle altın bedelindeki vaktin kaybedildiğini lisana getiren Prof. Dr. Erol, şunları söyledi:
“Türkiye’de hasta şikayetlerinin başladığı andan itibaren 112 Acil’in aranmasına kadar geçen süren pandemi öncesinde ortalama 53 dakikaydı. Bu müddet pandemi devrinde 90 dakikaya kadar çıktı. Hastaların Kovid-19 bulaşması korkusu ile 112’yi aramadıklarını yahut aramakta geç kaldıklarını görüyoruz. Meğer ambulansın ulaşması, hastanın hastaneye nakli ve hastanede hastanın kateter laboratuvarına alınıp damarının açılması için geçen müddetler değişmiyor. Ambulansın vaktinde çağırılmaması nedeniyle tedavide altın bedelindeki vakit kaybediliyor. Kalp krizinde koroner arterler dediğimiz kalbi besleyen damarlarda plak yırtılması sonrası üzerine pıhtı oturması ile ani tıkanma meydana geliyor, tıkanan damarın beslediği bölgede kalp kası 20 dakika içerisinde ölmeye başlıyor ve 12 saat içinde büsbütün ölüyor. Kas vefatı bilhassa birinci 1-2 saatte çok süratli ve yüksek ölçüde oluyor. Bu nedenle kalp krizi belirtileri başlayan hastanın hızla 112’yi arayarak ambulans ile en yakın koroner anjiyo yapabilecek merkeze nakledilip, damarının bir an evvel açılması gerekiyor. Pandeminin yarattığı olumsuz ortamın kalp damar sıhhatine darbe vurmasının önüne geçilmeli.”
Avrupa’da kalp karnesi en berbat ülke Türkiye
Türk Kardiyoloji Derneği Gelecek Devir Lideri Prof. Dr. Vedat Aytekin ise, Türkiye’nin Avrupa’daki en makus kalp karnesine sahip ülke pozisyonunda olduğunu söz ederek, “Toplumun yüzde 30’u tansiyonu yüksek bireylerden oluşuyor. Bu kesitin de lakin yarısı tansiyon sorunu olduğunun farkında. Halkımızın yüzde 11’i diyabet hastası ve diyabet sorunu yaşayanların yüzde 70’i kalp hastalıklarına bağlı olarak hayatlarını yitiriyorlar. Tuz tüketiminde AB ülkelerine nazaran çok makus durumdayız. Günde 45 dakikalık antrenman uzun ve sağlıklı hayat için olmazsa olmazlardan. Kovid-19 periyodunda hareketsiz hayat, sıhhatsiz beslenmeye bağlı kalp, damar problemlerinde artış olduğunu gözlemliyoruz” bilgisini paylaştı.
Dudak ve damak yarığı olanlara farkındalık
Dudak Damak Yarıkları Derneği ve Align Technology işbirliği dudak ve damak yarığı olan genç ve çocuklara umut olacak. Dünya Sıhhat Örgütü, kraniyofasiyal anomalinin her 500 ila 700 doğumdan birinde görüldüğünü bildiriyor. Kraniyofasiyal anomali bireylere, ailelere ve toplumlara hem ekonomik hem de ruhsal açılardan yük olabiliyor.
Dudak Damak Yarıkları Derneği ve Align Technology, ortodontistleri toplumsal medya hesaplarında kraniyofasiyal anomalili çocuklar ve gençler için farkındalığı artırmaya yönelik paylaşımlar yapmaya teşvik edecek. Align Technology, kamuya açık her bir paylaşım için 5 avro bağışlayacak. Dudak Damak Yarıkları Derneği de kampanyaya resmi dayanağını sunacak.
Dernek Eş Lideri Prof. Dr. Figen Özgür, “Dudak Damak Yarıkları derneği olarak, gereksinim sahiplerinin kraniyofasiyal anomaliler ve bunlara bağlı meselelere yönelik tedavilere erişimlerini sağlamanın insanların hayatlarında dönüştürücü bir tesir oluşturacağına inanıyoruz” dedi. Align Technology Türkiye Genel Müdürü Cihan Köksal, şu açıklamayı yaptı: “Dünyada 8.6 milyon hastanın tedavi edilmesine ve gülüşlerinin dönüştürülmesine takviye olduk. Dudak ve/veya damak yarıklı genç ve çocuklarımıza yönelik farkındalığın artmasına maddi ve manevi takviye olmanın bizim için temel bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz.”
Milliyet
